11 Ocak 2009 Pazar






















blog diyalektiği ilginç...
her gün daha fazla insan paylaşma ihtiyacı hissediyor birşeylerini ama bu paylaşım nerede karşılık buluyor o ilginç.
Sanal ortamlarda* yayınlanan masum hayatların birer kurgu haline gelmesinde bu diyalektiğin payı var.
Kimseyi o kişinin bloguna yazdığıyla tanıyamayız.
Kimseyi o kişinin bloguna koyduğu fotografik, grafik ürünlerle ve alıntılarla ve göndermelerle de tanıyamayız.
Kimseyi tanıyamıyoruz ki artık. Google da aratıyoruz, facebook'ta fotoğraflarına bakıyoruz..
Belirsizlikten kurtulmak için de o kişinin olağan hayat kurgusunu kendi zihnimizde yeniden yaratıyoruz.

Yaşasın bu anlama, bunu yazdım ya benden gitti artık.
Kurgu hayatlarımıza hoşgeldiniz...

*abov

3 yorum:

enola is gay dedi ki...

her blog bi one man show.

olric dedi ki...

konuşarak anlaşmak daha zor ve de yazarak biraz derine inmek mümkün..kimin ihtiyacı,ne kadar gerçek, hangi ilişkiler ağında, nasıl bir gösteri, ne kadar porno, ne kadar samimiyet, kimin için, ne faydası var, hangisi ayıp, hangisi yeni, kim huzursuz, kim güceniyor, kim reklamcı, kim neyi nerde nasıl ne zaman neden

neden

Yelta Köm dedi ki...

aslında, asıl tanıma yokoluyor gibi, birileri artık kendilerini ifade etmek icin birden cok yol seciyor, ve bunların hepsini biz tekrar yorumluyoruz, onun bütünü kafamızdaki o insan oluyor,

medya manipüle edilebilir birşeydir ya hani, herkes kendi medyasını manipüle edip self promote yapıyor belki de.